İmla Kuralları- Bazı Eklerin ve Kelimelerin Yazımı

Pekiştirmeli Sözlerin Yazılışı

Sıfat veya zarf görevindeki pekiştirmeli sözler bitişik yazılır:
apaçık, apak, büsbütün, çepeçevre

Mastarlara Gelen Eklerin Yazılışı

-ma / -me ile biten mastarlardan sonra -a / -e, -ı / -i eklerinden biri geldiğinde araya y koruyucu ünsüzü girer: çalışma-y-a, darılma-y-ı, kalaylama-y-a,

Bulunma Durumu Eki -da / -de / -ta / -te’nin Yazılışı

Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır:
devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da) kalmak,

Bağlaç Olan ki’nin Yazılışı

Bağlaç olan ki ayrı yazılır:
bilmem ki, demek ki, kaldı ki vb.

Birkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır:
belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki.
Bu örneklerden çünkü sözünde ek aynı zamanda küçük ünlü uyumuna uymuştur.

Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki sözü de ayrı yazılır:
Ders bitti, zil çaldı mı ki? Seni öyle göreceğim geldi ki.

Bağlaç Olan da / de’nin Yazılışı
Bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar:
Kızı da geldi gelini de. Durumu oğluna da bildirdi. Sen de mi kardeşim? Güç de olsa. Konuşur da konuşur.

UYARI: Ayrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz:
Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var (Gidip te gelmemek var, gelip te görmemek var değil)

UYARI: Ya sözüyle birlikte kullanılan da ayrı yazılır: ya da

UYARI: Da / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır:
Ayşe de geldi (Ayşe’de geldi değil). Kitabın kapağına da dikkat et (Kitabın kapağına’da dikkat et değil).

Soru Eki mı / mi / mu / mü’nün Yazılışı

Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar:
Kaldı mı? Sen de mi geldin? Olur mu? İnsanlık öldü mü?

Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır:
Verecek misin? Okuyor muyuz? Çocuk muyum? Gelecek miydi? Güler misin, ağlar mısın?

İkilemelerin Yazılışı

İkilemeler ayrı yazılır:
adım adım, ağır ağır, akın akın, allak bullak, aval aval (bakmak)

m ile yapılmış ikilemeler de ayrı yazılır:
at mat, çocuk mocuk,

İsim durum ekleri ve iyelik ekiyle yapılan ikilemeler de ayrı yazılır:
baş başa, diz dize, el ele, göz göze, iç içe, omuz omuza, yan yana; baştan başa,

Alıntı Kelimelerin Yazılışı

Alıntı kelimelerin yazılışlarıyla ilgili bazı noktalar aşağıda gösterilmiştir:
1. Çift ünsüz harfle başlayan Batı kökenli
alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konulmadan yazılır:
 francala, gram, gramer, gramofon, profesör, program, proje, propaganda, protein, prova, psikoloji, slogan, snop, spiker, spor, staj, stil, stüdyo, trafik, tren, triptik vb.

Bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. Bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir:
iskarpin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp vb.

2. İçinde yan yana iki veya daha fazla ünsüz bulunan Batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konmadan yazılır:
alafranga, apartman, biyografi, elektrik, gangster, kilogram, orkestra, paragraf, telgraf vb.

3. İki ünsüzle biten Batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konmadan yazılır:
film, form, lüks, modern, natürmort, psikiyatr, seks, slayt, teyp vb.

4. Batı kökenli alıntıların içindeki ve sonundaki g ünsüzleri olduğu gibi korunur:
 biyografi, diyagram, dogma, magma, monografi, paragraf, program; arkeolog, demagog, diyalog, filolog.
**Ancak fotoğraf ve topoğraf kelimelerinde g’ler, ğ’ye döner.

Aşağıdaki durumlarda Batı kökenli kelimeler özgün biçimleri ile yazılırlar:

1. Bilim, sanat ve uzmanlık dallarında kullanılan bazı terimler:
andante (müzik), cuprum(kimya), deseptyl (eczacılık), quercus, terminus technicus (teknik terim) vb.

2. Latin yazı sistemini kullanan dillerden alınma deyim ve sözler:
Veni, vidi, vici (Geldim, gördüm, yendim.); conditio sine qua non (Olmazsa olmaz.); eppur si muove (Dünya her şeye rağmen dönüyor.); to be or not to be (olmak veya olmamak); l’art pour l’art (Sanat sanat
içindir.); l’Etat c’est moi (Devlet benim.); traduttore traditore (Çevirmen haindir.); persona non grata(istenmeyen kişi) vb.

Ek Fiilin Yazılışı

Ek fiilin çekimli biçimleri (idi, imiş, ise) ayrı yazılabildiği gibi bitişik olarak da yazılabilir.
Ünsüzle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında i ünlüsü düşer, ayrıca büyük ünlü uyumuna uyar:
 yorgun-du (yorgun idi),

Ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer, ayrıca büyük ünlü uyumuna uyar:
sonuncu-y-du (sonuncu idi),

Ek-fiilin zarf-fiil eki almış biçimi olan iken ayrı yazılabildiği gibi kelimelere eklenerek de yazılabilir.
Eklenerek yazıldığında baştaki i düşer.
Eklendiği kelimenin ünlüleri kalın olsa da -ken zarf-fiil ekinin ünlüsü ince kalır:
başlayacak-ken (başlayacak iken), çalışıyor-ken (çalışıyor iken),
iken, ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer: evde-y-ken (evde iken), okulda-y-ken (okulda iken)

ile’nin Yazılışı

ile, ayrı olarak yazılabildiği gibi kelimelere eklenerek de yazılabilir.
ile, ünsüzle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında i ünlüsü düşer ve büyük ünlü uyumuna uyar:
bulut-la (bulut ile), çiçek-le (çiçek ile), kuş-la (kuş ile) vb.

ile, ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer: arkadaşı-y-la (arkadaşı ile), çevre-y-le (çevre ile), sürü- y-le (sürü ile), yapı-y-la (yapı ile) vb.

NOT: Dikkat edilmesi gereken ise bağlaç olan ki’nin yazımıdır. Sık kullanılırlar ve ki bağlacı, tamamen
bağlaç olmayan kelimelere de eklenmiştir.
Bunlar içerisinde sanki ve belki ön plana çıkar. Belki, hem bağlaç hem de zarf görevi üstlenirken “sanki” ki bağlacıyla birleşmesine rağmen çoğu kaynakta edat olarak alınır.
TDK’nin internet sitesinde sanki kelimesi zarf alınmaktadır. Bu bilgiyi cebimizde tutmakla beraber ne olacağı
kesinleştirilemediği için eski görevlerini de aklımızda tutmak zorundayız.

Aynı durum “ile” sözcüğünde de geçerli durumda. Özellikle Prof. Dr. Zeynep Korkmaz gibi Türkçenin
gramerini yazmış olan öğretmenlerimiz ve piyasadaki kaynaklar, soru bankaları edat olma ve bağlaç olma, cümlede zarf yapma gibi görevlerden bahsetmektedir. Ancak TDK, “ile” sözcüğünü açıklarken sadece bağlaç ve zarf görevli olduğuna değinmiş. Tabi biz bunu yine cepte ekstra bilgi olarak tutup soruya göre hareket edeceğiz.

Bizim dikkatimizi çeken burada, ilk madde. Tüm kaynaklarda, profesörler dahil, edat olarak geçen kullanımı TDK, bağlaç olarak almış durumda. Ancak bunların bizim için ek bilgiler olduğunu unutmamakla beraber ÖSYM’nin bu tarz bir şeyi sorma ihtimaliyle karşılaşırsak en azından fikir sahibi olmuş oluruz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar